|
|
|
|
|
|
|
Önüne
tecavüz haberi geldiğinde
MEDYAKRONIK Sabah’ın (28
Mart) üçüncü sayfasındaki tecavüz haberi şu başlığı taşıyor: “Kestirme yoldan
tecavüz”. Şimdi haberin tamamını aktarıyoruz. Okuyun ve başlığa bir daha
bakın: “Semra Bektaş (21) adlı genç kız, taksi şoförü İrfan Esen'in
Fatih Ormanı'nda kendisine tecavüz ettiğini öne sürüp, şikayetçi oldu.
Taksici İrfan Esen, çıkarıldığı mahkemede tutuklanarak cezaevine kondu.
Önceki gece Taksim'den Bağcılar'daki evine gitmek için 34 TFC 53 plakalı
taksiye bindiğini belirten Semra Bektaş, şöyle ifade verdi: "Bilmediğim
yollara girince, 'nereye gidiyorsun?' diye sordum. 'Seni kestirmeden
götürüyorum' dedi. Sonra da ormanlık alanda durup benimle zorla ters ilişkiye girdi." Gözünüzün önünde
canlandırmaya çalışın lütfen: Bir gazete yazıişleri. Şu yukarıdaki haber bir
gazetecinin önüne geliyor. O bu haberi okuyor ve içinde kabaran duygular ona
şu başlığı attırıyor: “Kestirme yoldan tecavüz”. Bu artık, tecavüze
uğrayan kadının duygularını aldırış etmemek, olaya yabancı kalmak,
aldırışsızlık, umursamazlık falan değildir. Bu, alenen, cinsellik içgüdüsünün
meslekî “korunma araçlarını” da delerek haber masalarına püskürmesidir. Keşke açıkça
tanımlanmış böyle bir suç olsa ve bu yüzden gazeteciler yargılanıp mahkûm
edilebilseler. Ceza da, isimlerinin ve kimliklerinin açıklanması olsa. Çünkü,
gördüğünüz gibi, haber metninde spermler uçuşmuyor. Marifet, yazıişlerine ait. Haber metnindeki vahim
falso, kızın adının açıkça yazılmış oluşunda. Muhabir de ne bu kızı
esirgemeyi aklından geçiriyor ne gazeteciliğin en temel ilkelerini. Ve olayı daha da
vahimleştirmek için Sabah, internet sayfasına kızın fotoğrafını
gözleri bantsız, yüzü açıkça teşhis edilebilir şekilde bastı. Henüz bir hafta
kadar önce benzer bir olayda bir kadının mağduriyetine yolaçtığı için güya
bundan sonra “mutlak hassasiyet” gösterme kararı almış olan “büyük gazete” Hürriyet,
bu sefer de bu bahsettiğimiz olaydaki kızın fotoğrafını üçüncü sayfasına
koskocaman (yüzü açık, herhangi bir karartma, kapatma, mozaik efekti vs.
yapmadan) basarak, elbette Sabah’ın bir adım önüne geçti. Akşam ise,
kızın yandan çekilmiş fotoğrafını basarak onların iki adım gerisinde kaldı. Bütün bunlara gösterilmesi
gereken tepki, artık “eleştiri” adını
taşıyabilecek bir faaliyetin sınırlarını
çok aşıyor. Kınıyoruz ve sadece kadınların
değil, duyarlı bütün insanların, gazetecilik adı
altında yapılan bu hunharlığa tepki göstermesini
umuyoruz. (28
Mart 2001) | ||
|
|
|
||
|
|
|
||
|
|
Anasayfa - Güncel - Medya Haberleri - Dosyalar - Kültür-Sanat - Medya`dan - Etkinlikler Takvimi - Forum - Arsiv - Linkler - e-Posta |
|
|
|
|
Iletisim: |
|
|